yakıldığında burna dayanılmaz güzellikte bir sülfür kokusu veren, yanıcı gerektiği yerde de yakıcı.
çakmak kullanmam ben. hiç sevmem çakmak kullanmayı, ayrıca kullanandan da haz etmem. ne zaman bir şey yakmam gerekse kibrit kullanırım. sigaraydı ocaktı hepsini kibritle yakarım.
kibrit markalarından favorim malazlar kibrittir. bundan başka bir de kalite kibritleri var ama pek tercih etmiyorum onları ben. yakarken patlama yapıyorlar ve ben çok tırsıyorum bundan. hani insanın gözüne filan gelse diyorum kör eder insanı. tabi bunu tamamen götümden uydururyorum, hiç duymadım öyle bir şeyin meydana geldiğini. olsaydı yani duyardım di mi? hadi benim duyamamı geç bu kibriti üretenler buna bir önlem alırlardı di mi?
kibriti yaktıktan sonra önce dumanını koklarım sonra kullanırım kibriti.
yanmış kibriti atmam ben. kutusuna geri koyarım, etrafımdaki insanları gıcık eden bir davranıştır bu. sinir olurlar bana, yapma lan şunu derler. neymiş efenim sürekli ellerine yanmış kibrit çöpü geliyormuş. eh insan salak olunca öyle oluyor tabi. sanki ben bunu düşünemedim. düşündüm tabikide ve kendimce bunu engelleyecek bir çözüm bile buldum.
kibriti yaktıktan sonra kutusuna koyarken, ters koyarım çöpü. eh öyle oluncada yanmış kibritler ile yanmamış kibritleri birbirlerinden ayırmış oluyorum. ama kullanacak kişi kibrit kutusunun içine bakma gereği duyamağı için bazen yanmış olan çöpleri çekebiliyor kutudan. sonra kabahatli ben oluyorum nedense.