kafasında saman balyası taşıyan bir karınca misali, engin tepelerde ve geniş çayırlarda yayılası, kimi zaman tembel kimi zaman daha da tembel, belki akraba evliliği belki doğuştan gelen bir mental retardasyon kusuru bu mahsül... bunu kendisi söylemedikçe asla bilemeyeceğiz elbette ama bildiğimiz şeyler de var hakkında! hiçbir zaman söylemese de...
"üye ol" butonuna basıp üye olmasıyla başlayan sözde demokratik hakları vermiştir ona bir sürü imkan. kimse beklemese de pozitif oylar ondan, istenmez tabi ki okumadan eksinin basılmasını kimse tarafından... insanoğlu bu diley kolay! yaz babam yaz! yorul, uğraş, çabala. minik bir beğeni bile yeterli bazen. ama sonra gelsin bizim yorgun demokrat, bassın eksiyi okumadan, içerikten habersiz saman balyasını taşıyarak. kafa da saman balyası taşımaktan da, yazma hevesi olanların yazmasını engellemek için okumadan eksi basmaktan da bıkmaz bizimkisi. birçok mahlas edinmiştir geçtiği diyarlardan. kimisi veled-i zina der, kimisi piç, kimisi ibne, kimisi öküz... ve birçok güzel isim daha... ama mutludur bu sıfatları ve kafasındaki saman balyası ile. "öküz geldim öküz gideceğim, bundan sananeeee" felsefesidir hayatının mihenk taşlarından birisi. kendisinin burada ne işi vardır? sözlüğe neden gelmiştir? inanın kendisi bile bunun cevabını veremez. verebilse de paçadan akar partiküller delicesine, ağlar ve olduğu yere sıçmıştır artık...
yine de gerçekten yazmak için gelenler onun amacını bilir ve yılmaz çünkü;
"alimler cahilleri gördüklerinde hemen tanırlar! çünkü onlar da bir zamanlar cahildiler...
cahiller alimleri gördüklerinde tanıyamazlar! çünkü onlar hiçbir zaman alim olmadılar..."
