osmanlı devleti hakkında ki en acı ama gerçek durumlardan birisi, osmanlı devletinin düzgün bir şekilde anadoluya hiçbir yatırım yapmamasıdır. bu konuda bazı kimseler sürekli olarak selçuklu döneminden kalma şeyler kullanıldığı için gerek duyulmadı gibi şeyler söylese de bu yeterli bir yaklaşım değildir. anadolu da bir zamanlar hüküm sürmüş medeniyetlerin kalıntılarına baktığımızda adamların çok uzaklardan su sarnıçları ile şehirlerine su taşıdığını, halka seslendikleri hatta zaman zaman eğlenceler düzenlediği amfilerini görebiliriz. bu medeniyetlerin inşa ettikleri şehirlerde ki yürüme yolları bile hala günümüze ulaşmıştır.
kimse kusura bakmasın ama bu konuda ki celal şengör'ün yorumu aslında doğrudur. bilmeyenler için kısaca bahsedeyim celal şengör osmanlının anadoluyu sömürge yeri gibi kullandığını söylüyor. sen bir bölgeden sürekli vergi toplayacaksın zaman zaman vergiyi ağırlaştıracaksın, adamlara hiçbir yatırım yapmayacaksın, bu yüzden isyan çıkarsa gidip kellesini alacaksın. peki seni sömürgecilerden farklı kılan şey ne?
bu da eskiden anadoluda yaşayan atalarımızın osmanlı devleti hakkındaki kullandığı söz.
şalvarı şaltak osmanlı
eğeri kaltak osmanlı
ekende yok biçende yok
yiyende ortak osmanlı
işin ilginç olan kısmı anadoluda yaşayan insanların büyük bir bölümü kendisini adam yerine koyan türkiye cumhuriyetini sevmek ve sahiplenmek yerine osmanlı'yı seviyorlar. tamam belki osmanlı mazisinde büyük zaferler kazanmış bir devlet olabilir, hatta atalarımızın yaşadığı bir devlet bile olabilir ama şunu kendimize sormak gerek? osmanlı anadolu halkını ne kadar sevdi ve ne kadar önemsedi?
not: bu sözlerim osmanlıda ki bütün padişahların zihniyeti için geçerli olmasa da geneli için geçerlidir.
