arınç'a suikast planı diyerek fetöcüler kozmik odaya girmişti, türkiye cumhuriyetinin tüm gizli bilgileri, savunma planları ve doktrinleri yabancı istihbaratlara terör örgütlerinin eline geçmişti.
2009 yılının son günleriyle 2010 yılının başına damga vuran Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a suikast girişimi iddiaları gündeme geldi.
iki subayın gözaltına alınmasının ardından Özel Kuvvetler Komutanlığı’na ait Kirazlıdere’deki Seferberlik ve Tetkik Kurulu’ndaki kozmik odada yapılan aramalar büyük tartışma yaratmıştı. Aradan geçen 1 yılı aşkın süreye karşı, olayla ilgili soruşturma tamamlanarak herhangi bir iddianame hazırlanmamıştı. hep sürüncemede bırakılmıştı.
6 yıl sonra da takipsizlik kararı çıktı. klasik pardon vakası, biz istediğimiz gizli belgeleri türkiye cumhuriyetinden aldık durumu.
WikiLeaks belgelerine dahi giren Arınç’a suikast iddiaları ile ilgili olarak aradan geçen 368 güne karşın somut bir sonuca varılamadı.
Ankara’nın gündemini esir alan soruşturma ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’un da merakını çekmişti. Clinton, 22 Ocak 2010 tarihinde ABD Ankara Büyükelçiliği’ne gönderdiği “Gizli” ibareli yazıda, Arınç’a suikast planı ve ardından düzenlenen operasyonlarla ilgili olarak bilgi istemişti. Kamuoyunun gündemini yaklaşık 2 ay boyunca meşgul eden olaylar, 19 Aralık 2009 günü Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi’ne gelen bir ihbar üzerine yapılan operasyon ile patlak vermişti.
Arınç’ın ikamet ettiği Çukurambar bölgesinde gerçekleşen operasyon sonrasında, Genelkurmay Başkanlığı’nda görevli Binbaşı i.G. ve Albay E.Y.B. gözaltına alınmıştı. Subaylar ifadelerini vermelerinin ardından serbest bırakılmıştı. Subaylardan birisinin, üzerinde “1424. Cadde ....” diye devam eden ve Arınç’ın evine ait adresin bulunduğu bir notu “Telaşla” yutmaya çalıştığı iddia edilmişti. Şüpheli subayların ikametlerinde ve işyerlerinde bu tarihten sonra aramalar yapıldı.
Arama yapılan adreslerden birisi ise Özel Kuvvetler Komutanlığı’na bağlı olan Kirazlıdere’deki Seferberlik Tetkik Kurulu’na ait kozmik oda oldu.
Genelkurmay Başkanlığı, konuyla ilgili olarak kamuoyuna yaptığı ilk açıklamada, söz konusu askeri personelin, “Uzun süredir devam eden, kastedilen bölgeye yakın bir yerde oturan ve bilgi sızdırdığı iddia edilen bir askeri personel hakkında bilgi toplamak üzere görevlendirildiğini” kaydetmişti.
yani muhtemelen fetöcü bir askeri personeli takip eden askerlere fetöcüler ordu içinde ki sızıntı ile haber alarak tuzak kurdu.
tabi ki ordu ve yargı içinde ki fetöcüler el ele bu komployu yaptı.
bla bla bla...
iddialar falan filan, sonuç; sıfır.