şu hayatta her insanın bir kere de olsa, delicesine yapmak istediği şeydir, bir sabah, ya da bir gece, orası fark etmez ama tam tabiri ile 'basıp gitmek'tir, nereye olduğunun, nasıl olduğunun ve neden olduğunun bir önemi yoktur, kim bilir ne de güzel olurdu, sadece bir sırt çantası ve rast gele alınmış bir tren biletiyle bilinmeze yolculuk, gelecekteki her şey meçhul, geçmişteki her şey ise mazi...
bir sabah, her sabah gibi bir sabah
sıçrar gibi bir kabustan
doğruluvermek yatağından
ve yüzünü bile yıkamadan
tek söz etmeden kimseye
bir simit alıp istasyondaki çocuktan
uyanan şehrin telaşını arkanda bırakıp
yeni günün bilinmezliğine karışıp
basıp gitmek
bir sabah...