atatürk; tütün, narenciye, domates, fındık, üzüm, incir satarak dev fabrikalar kurdu, ülkeyi komşularıyla sıfır sorunlu, kendi uçağını üreten, hatta ürettiği uçağı komşularına hibe eden bir ülke haline getirdi.
osmanlı döneminde yabancılara verilen bütün maden sahaları, demiryolları ve limanları satın alarak millileştirdi.
tayyip erdoğan; tek bir fabrika açmadığı gibi, atatürk'ün açtığı tüm fabrikaları sattı, tütün, narenciye, fındık, incir, üzüm satmak şöyle dursun, türkiye'yi dünyanın en büyük tarım ithalatçısı ülkelerinden biri haline getirdi, yol yapıyorum, havalimanı yapıyorum diyerek ülkenin 20-25 yılını yap işlet devret projeleri ile yandaşlara ipotek etti. komşularla sıfır sorun dedi, bütün komşularımızla düşman olduk. uçak üretip komşumuza hibe etmek yerine, katar'dan hibe uçak alan ülke haline geldik.
yine aynı erdoğan, atatürk döneminde millileştirilen ve tamamı ülkemize ait olan limanları sattı...
şimdi ne oldu biliyor musunuz çocuklar?
ulu önder atatürk'ün, 19 mayıs 1919'da samsun'a ayak bastığı iskelenin adı "tütün iskelesi"ydi.
bu tütün iskelesi devlete ait değil, reji idaresine aitti.
ülkenin bütün gelir getiren ürünleri bu reji idaresine ipotekliydi.
şimdi 2021 yılında geldiğimiz nokta, 1919 yılında işgal altındaki yurdumuzun bulunduğu noktadır.
içimizden bir atatürk çıksa, vatanı kurtarmak için ilk adımı atacağımız milli bir iskelemiz yok.
tıpkı vahdettin döneminde gibiyiz.
erdoğan ikinci atatürk değil, ikinci vahdettin'dir...