Nam-i diğer Mıhallemiler bu konu hakkında bazı yanlış entryler girilse de doğru bilgileri sizlere aktarıyorum.
arapça’nın kurana en yakın lehçesi olan qıltu lehçesini (kaf lehçesi) kullanmaktadırlar.
süryani kaynaklarında ilk olarak m.ö 700 yıllarında isimlerine mhalmoye olarak rastlanmıştır.
mardin’ in asıl sahibi olan iki halktan biridir. diğer halkta süryanilerdir.
kürt ya da süryanilerle herhangi bir bağları bulunmamaktadır. yurtdışında yaşayan mıhallemiler ile birlikte 2 milyona yakın nufüsa sahiptirler. tur abidin (ibadet eden kulların diyarı) bölgesinde ikamet etmektedirler.
araplar kendilerine (ımhallemi)
süryaniler (mhalmoye)
kürtler (mahalmi)
türkler ise (mıhallemiler) demektedir.
soyları dünyadaki ilk imparatorluk olan akadlardan gelmektedir. tarihçiler sami dillerini araştırırken akadça ya en yakın kelimeleri mıhallemi arapçasında bulmuştur. dolayısıyla akadların torunları olarak vikipedia da yer almaktadırlar.
arapların en büyük dört kabilesinden (beni rabia) olan beni bekr ve beni tağlip kabileleri musul’dan başlayıp güneydoğu yu da içine alıp rakka ya kadar olan bölgeye yerleşmişlerdir.
beni bekr diyarbakır’a yerleşmiştir bu yüzden ismi diyar-ı bekr bekirlerin diyarı olmuştur.
tarihi kaynaklarda mıhallemiler beni bekr kabilesine bağlı peygamberimizin kabenin anahtarını teslim ettiği beni şeybe kabilesindendir. bunun nedeni tarihi kayıtlarda mardini yöneten hükümdarların isimlerinin sonunda geçen şeybani kelimesidir.
mıhallemiler bölgede oldukça etkin bir rol oynamıştır. tarihte oldukça ünlü bir savaş olan arap kabileleri ve sasanilerin karşı karşıya geldiği zikar savaşında (610) sayı ve güç olarak sasanilerden az olan araplar sasanileri mağlup ederek büyük bir başarı elde etmiştir. dönemin şairleri bu savaştaki kabilelerden biri olan mıhallemiler ile ilgili övgü dolu şiirler yazmıştır.
Meşhur Arap Şair Ebu Amr, Mıhallemiler ile ilgili şöyle dedi:
“Murra’nın çağrısının yükseldiğini işittiğimde
Ve Rebia’nın iki oğlunun karanlık toz içindeki çağrılarını
Muhallem kabilesi de Rebia’nın bayrağı altında yürüyordu
Ölüm de Muhallem kabilesinin bayrakları altındaydı.
Savaştan asla yüz çevirmezler,
Her hayırlı işte mavi rengi gibidirler”
mardin kalesini (nam-ı diğer kartal yuvası) de hamdaniler ile birlikte inşa etmişlerdir.
mıhallemiler’den çıkan ve isim yapmış en ünlü kişi nobel ödülünü ülkemize kazandıran (bkz: prof.dr aziz sancar) dır.
türkiye cumhuriyeti vatandaşlığı ile gurur duyarlar. büyük kısmı türk milliyetçisidir. o nedenle de kürtler tarafından pek sevilmezler. aynı zamanda mıhallemiler süryaniler ile çok iyi anlaşırlar.
Ayrıca eklemek isterim ki Asala terör örgütünü bitirenler mardin araplarıdır. Bu bilgiyi veren mit ve jitem de üst rütbelerde görev almış Mehmet Eymür’ün sözleridir.
Mehmet Eymür ; “O dönem ASALA'nın merkezi Beyrut'taydı. Hiram Abas, Mardinli bir grupla birlikte onlarla o kadar çok şiddetli çatışmaya girişti ki, ASALA korktu, merkezini Yunanistan'a taşımak zorunda kaldı. Tek tek ASALA'nın militanlarını imha etmişler. Asıl ASALA'ya darbeyi vuran bu operasyonlardır.”Sözleri sabah gazetesine verdiği röportajda mevcuttur.