Bişnev in ney çün hikâyet mîküned
Ez cüdâyîhâ şikâyet mîküned
Dinle, bu ney nasıl şikâyet ediyor,
Ayrılıkları nasıl anlatıyor.
Mevlâna'nın Mesnevîsi, ‘bişnev’ kelimesi ile başlar, yani ‘dinle’. Hazret-i Celâleddin-i Rûm’i’nin Mesnevisine başka ibarelerle değil de ‘dinle-işit’ kelimesi ile başlamasınını çok özel anlamları vardır.
Mesnevi’nin ‘dinle-işit’ kelimesi ile başlamasının bir nedeni, Ney’in sesinin dinlenmeye muhtaç olması, ve (dinlemek) hassasının da diğer uzuvlardan daha faziletli olduğundandır. Kulaktan sonra başka uzuvların en muteber olanı göz, yalnız sınırlı bazı maddi olan şeyleri görebilir. Kulak ise varlığı hissedilmeyenleri, maneviyatı, mahlûkatı, nihayetsiz hikmetleri dinlemeye istidatlıdır.
Mesnevi’ nin başlangıç ifadesindeki emri ve tavsiyesinde olduğu gibi dinlemeyi bilmek çok önemlidir,önceliklidir. Çünkü “olma” nın yolu “bilme” den geçer, “bilme” ise dinleme ile başlar. Bilme okuma ile olsaydı, dinleme yerine okuma daha öncelikli olsaydı, saygıdeğer öğretmenlerimizin, hocalarımızın asli fonksiyonları kalmazdı. Herkes kitap okur, öğretmenlerinden bir şey öğrenmesine gerek kalmaz, okuduğu kitaplardan yeterince ilim öğrenirdi. Ama okuma ile değil, dinleme ile öğrenilir.