bugün izlediğim robert bresson filmidir. iki üç satır yazı yazmak istedim. filmde yatalak anası, dayakçı babası ve hoşgörüsüz toplumun arasında kalmış küçük bir kızı görüyoruz. fakat bu tip filmlerin aksine o karakterle kendimizi içselleştiremiyoruz, zira bresson bizim karakter değil filmi hissetmemizi istiyor. film okuması ayağına aptal aptal uzatılmış gereksiz mitolojik tespitlerden hoşlanmadığım için kısaca geçiyorum, bir insanın ölüme bir anda gitmediğini, ölüme yuvarlandığını söylüyor film bize ve bunu yaparken oldukça minimalist bir tarz takınıyor. bence izlenmesi gereken bir film bu.