sorun Türk erkeği veya Türk kadını falan değil. sorun mevcut toplumsal yapı ve mevcut yapının insanlar üstündeki baskısıdır. kadının erkekleri cinsel olarak günaha iten varlık olarak kabul edilmesi, kadın = namus anlayışı bu konuda çok etkilidir. bu konularla ilgili en büyük geyik "erkek yapınca çapkın kadın yapınca orospu oluyor" geyiğidir ve kadınların ortak olarak dert yandığı bir konudur ancak burda kadına orospu sıfatını yükleyen yine kadınlardır. istisnalar dışında hiç bir erkeği mahalledeki herhangi bi kızın gece eve kaçta geldiğini konuşurken bulamazsınız ancak "mahallenin kadınları"nın işleri güçleri orospu sıfatı yükleyecek kadın aramaktır.
kadın=namus anlayışı aslında bekaret=namus anlayışıdır. Kadına her zulmü hak gören bazı kimseler kadının amı söz konusu olunca "biz gavatmıyız" nidalarıyla zaptolunmaz hale gelebiliyolar. "karıya kıza" sarkıntılık yapmış kimselerin bir gün çıkıp karıya kıza sarkıntılık ettirmeyiz demeleri ne kadar samimidir?
velhasılı kadın toplumsal baskılardan dolayı küçük yaşından itibaren kendisini yalnızca kocasına saklaması gerektiği vurgulanarak büyütülüyor ve doğal olarak kadınlarımızda beklenti büyük oluyor nadir örnekler dışında bu beklentisi gerek duygusal anlamda gerek fiziksel anlamda tam olarak karşılanmıyor. bazılarında ise zamanında ailesinin onu uzak tutmak için öcü gibi gösterdiği cinsellik, zamanla korku halini alıyor ve kadın nedenini bilmeden cinsel ilişkiden korkuyor ve utanç duyuyor.