Hitler savaş sırasında 3 tane esir yakalamış. Bir ingiliz, bir Fransız ve bir Yahudi.
ingilize "Titanic kaç yılında battı?" diye sormuş. ingiliz "1915" demiş ve serbest kalmış.
Fransıza "Kaç kişi öldü ?" diye sormuş. Fransız da "1500" demiş ve o da kurtulmuş. Hitler
yahudiye dönmüş ve "Say len isimlerini !" demiş.
Birlesmis Millerler Bush'a sorar:
-Irak'in kitle imha silahlari olduguna dair deliliniz nedir?
Bush cevaplar:
-Faturalarini sakladik.. *
"Kim beşyüz milyar ister?" yarışmasına liderler de katılmış.
Sorular karşısında zorlanınca, Kenan ışık "joker" ister misiniz demiş liderlere.
Ecevit ile Recai Kutan "telefon hakkını kullanmak" istemişler.
Ecevit, Rahşan'ı aramış, Kutan'da Erbakan'ı...
Çiller ile Mesut Yılmaz Yüzde 50-Yüzde 50 hakkını kullanmış.
Bahçeli ile Baykal ise "seyirciye danışalım" demiş. *
Brejnev, Küba'ya gelecekmiş. Kübalılar toplanmiş, bir hoşluk yapacaklar. Ülkenin en iyi ressamına başvurmuşlar. "Bir tablo yap. Adi Brejnev Küba'da olsun" diye. Ressam: "Hadi oradan" demiş, "Ben adamı görmedim bile. Adam hayatında Küba'ya gelmedi. şimdi ben nasıl "Brejnev Küba'da" diye atmasyondan resim yaparım?" Tesadüf bu ya. Bizim Temel, puro almaya Havana'ya gelmis o sırada. konuyu duymuş. "Ben size istediğiniz tabloyu yaparım , ama bana bir sandık puro verirseniz" Adamlar çaresiz, vermişler. Temel bir hafta sonra, Kübalıları çağırmış. "işte tablonuz" demiş. Tuvalin üzerini örten bezi hızla asağı çekivermiş. Kübalılar da donuvermişler. Tabloda, yatakta iki kişi, al takke ver külah. "Bu ne" diye gürlemis, Turizm Bakanı. "Bu ne?.. Bu kadın kim?.." "Brejnev'in karısı!" demiş, Temel. "Peki bu üstündeki adam kim?" "Brejnev'in usağı!.." "Peki Brejnev nerde ulan?!" "Brejnev Küba'da!"