avrupa konseyi ve avrupa parlementosu tarafından 2006 yılında belirlenen bilgi toplumu vatandaşları için gerekli öngörülen sekiz yeterlilik standartlarında bir vatandaşlık sınavını biz ülkemizde yapsak, türkiye cumhuriyeti vatandaşı olma yeterliliği gösteren insan sayısı 10 milyon çıkarsa bu çok çok çok büyük bir süpriz olur.
uzun uzun örneklerle anlatmak isterdim ama uzun entryler okunmuyor, fakat şunu bilin; türkiye'de bazı kişilere bakınca bu insanlar avrupa'da olsa yaşasa bunlara bırakın vatandaş demeyi insan demezler.
çünkü; cehalet, sorumsuzluk, sosyal yapıya uymama, toplum değerlerini ve kurucu unsur (devlet) kriterlerini ret etme, anlamama, habersiz olma, değer vermeme, bilgisiz olma bir hak değildir, savunulamaz, özür olarak görülemez.
ne bileyim bir öğrenciye veya bir kişiye en büyük gölü, nehiri, bir kenti (kültür coğrafya dil tarih vb) sorduğunuzda kişi ben sayısalcıydım, sözelciydim, dışardaydım, ülkeye yeni geldim vb cevabı verince o insana aptal geri zekalı muamelesi yaparlar, bunları bilmeyeni de zaten vatandaş yapmazlar.
üstelik avrupa'da en sosyalist komünist biri ile en faşist biri bu konularda hemfikirdir.
kimseyi kast ederek demiyorum...
ben ilk önce ne olduğumu bilmiyorum.
neden mi?
davranış bilimleri açısından canlılar iki türlü yaşama adapte olur.
1. güdüsel.
2. akıl-düşünce ile.
güdüleri ile hayvanlar, aklı ile insanlar.
ben insan mıyım, hayvan mıyım bunun bile farkında değilim.
bana andımızı okutsanız ne olacak okutmasanız ne olacak?