Fazla dağınık ve ateşli bir söylemle ifade etse de kendini, içindeki samimiyeti görebiliyorsunuz okudukça. Gerçekten haddim olmayarak söylüyorum ki benim insani bakış açıma göre fazla hararetle ve fevrilikle kendini paylaştığını düşünüyorum. Günümüzü düşündüğümüzde en azından böyle.. Fakat kitabı bitirdiğinizde "o kadını" istemsiz bir şekilde seviyorsunuz ve saygı duyuyorsunuz. Özellikle hangi yıllardan bahsettiğini bildiğiniz için kat ve kat artıyor bu saygı.
Anılarındaki nükteler, insanı içine çekip güldürmesini de biliyor ve "hemen, şu an, şimdi" bir gezgin edasıyla yollara düşesi geliyor insanın. ilk sayfalardaki iştahla yeme arzusunu dillendirdiği sayfaları sabırla geçebilirseniz bu komünist teyzemizi okuyabilirsiniz..
sonsöz'den;
"Bu dinozor öyle bir yaşa geldi ki artık, bunca genç, bunca çocuk ölürken, daha fazla yaşamak biraz ayıp gelmeye başladı ona. isteği, çevresine ve kendisine bir başbelası haline gelmeden, bu dünyadan göçüp gitmek. kalanlara sonsuz sevgiler."