küçükken çok şiddetli ağrılar çekmek ve hastaneye götürülmemek. üzerimde dalga geçer gibi saçma sapan kocakarı yöntemleri denenmesi. yöntem bile değildi, kulağına su kaçmış denilip saç kurutma makinesi tutuldu.
yemek yemek gibi ihtiyaçlarımın karşılanmaması. sabahları mısır gevreği, öğlenleri küçük bir parça ekmek arasına ahududu reçeli ve çikolatalı süt, okuldan geldikten sonra abur cubur, akşam yemeğinde de babamın işten gelip hazırladığı kahvaltı türü şeyler. annem ve babam hayattaydı ve paramız vardı. meselelerin çok başka şeyler olduğunu 19 yaşıma kadar anlayamamıştım.
bir de yalnız bırakılmak.