cahilliğin tahsil ile yok olmayacağını kanıtlamış üniversite.
ülkenin bilim insanı bile cahil.. bu memleketin insanı sonradan görme arkadaş! birine tepki olarak yaşayan, sırf ona inat bir şeyler yapan ve neyi neden yaptığını da bilmeyen.
cinsiyetçi olmaktan uzak bir şekilde sadece örnek veriyorum; bu ülkede çocukluğunu baba evinde aile ve çevre baskısıyla ve biat etmekle geçiren genç kızımız üniversite veya herhangi bir yolla aileden sıyrılabilirse eğer, ailesinin ona dayattıklarına nefret duyuyorsa özgürlük adı altında ona dayatılana tepki olarak yaşar. ve komik bir şekilde yaptıkları özgürlükten çok her şeye benzemektedir.
lgbt üyeleri ve ateistlerin yaptığı da cahillikten, sonradan görmelikten başka bir şey değil. dine, ataerkil düzene tepki olarak yaşayan lgbt ve ateist vatandaş sonradan görmedir arkadaş, savunduğu şeyi bile benimseyememiş, daha kendi düşüncesini doğal bulmayan, savunduğunu doğmalara tepki olarak uygulayan ve o tepki olarak yaşadığı şeyden görünüşe bakılırsa halen kopamamış olandır.
biz ortadoğulu cahiller bilimi, felsefeyi, tarihi, eşcinselliği ve ateizmi internasyonal olarak yapamaz ve yaşayamayız. bizim gibi bok kafalılara yaramıyor böyle işler, gelişelim derken daha da boka batıyoruz.
ya odtü'ye ne demeli... adamlar her yıl sonu şeysinde saçma sapan pankartlar açıyor.. yahu sen yaptığın seksi bile reklam yapıyorsun, "alın lan şöyle yapıyorum böyle yapıyorum" diyorsun ve sen bunu yaparak, sadece insan olduğun, canın istediği için, gerektiği yerde gerekeni yaptığın için değil de sadece bir şeylere inat yaşadığını ve kendi ruhani derinliğin olmadığını vurguluyorsun resmen. dostum.. bir şey yapmak istiyorsan yaparsın, özgürsün bu konuda. ve bunda yanlış bir şey yok. ancak bu birilerine inat olmamalı. aksi halde sen kendi benliğin adına değil, bastırılmışlığına isyan etmiş oluyorsun sadece.
biraz dalga geçmiş gibi olacak ama, ille de benim gibi mükemmel olun diye söylemiyorum... ben de özgürüm lan. ateistim diyemem ancak dinden muaf bir şekilde sadece gözlemliyor, kendi çapımda sorguluyorum. tabu denen şeylerle olumlu ya da olumsuz bir ilişkim yok; her şeyi gerektiğinde gerektiği kadar kararınca yapıyorum. mantık, yaşadığım çevrenin şartları ve kişisel prensiplerimi de hesaba katarak, hiçbir dine, ideolojiye, topluluğa bağlamadan veya tepki koymadan yaşıyorum. buna bilinçli özgürlük deniyor işte. ama bu elemanların yaptığı bilinçsiz özgürlük, sadece tepki olarak yaşamak, adı özgürlük ise eğer gerekirse yol ortasına sıçabilme cesaretini göstermek bu insanların yaptığı.
ateistsen dinden muaf ve dine son derece kayıtsız bir şekilde yaşarsın. eleştirme zahmetine bile girmezsin; benim gibi ol hayatı yaşa!
inançlı isen eğer, inanan ya da inancına laf edene bile kulak asmazsın. zira inanç kişiseldir. inancın ve öğretileri doğrultusunda kişisel benliğine odaklanarak kendi doğrularını hakkaniyetle yaşaman gerekir.
sen eşcinselsen diğerlerinin ne düşündüğünü umursamaz, içindeki kişiliği tutarlı bir şekilde benimseyerek doğal bir şekilde yaşarsın. işte o zaman kimse seni yadırgamaz arkadaşım. evet bu ülkede bile.
ancak siz daha doğmalarınızdan kopamamışsınız, neyin biliminden bahsediyorsunuz? bastırılmış dürtülerinizi bir yaygara kopararak yaşama eğiliminizle cahilliğiniz gün yüzüne çıkıyor. ve kendinizi gerçekleştirmek ya da kanıtlamak için bile o doğmalara inat şeyler yaparak daha da cahil görünüyorsunuz.
