Ve ben kelimeler yazdım geceye düzinelerce. Hiçbiri ilk günkü gibi durmadı zihnimde. Bir alıp üç giydiğim kıyafetler gibi eskidi, yıprandı. Üstümden atamadım o kelimeleri. Parçam oldular. Beni parçaladılar. Hiç duymadım ağlamayan birini. Hiç anlayamadım mutsuzluğunu. Artık yolda başını eğişinden bile anlıyorum insanı; usta bir saklayıcı değilse eğer. Bu kadar anlamak insanı bir noktada yoruyor.