kutsal kitabımızda geçen bir elin verdiğini diğer el görmeyecek ayetinden yola çıkan bir felsefi akımdır melamilik. Her şeyin ötesinde bir din değil,konfüçyanizm gibi bazılarınca tarikatlaştırılmaya çalışılsada kurumsal olarak ilerleyen bir felsefedir.
Bu tutum anadolu tarihinde ahi teşkilatları tarafından taşınmıştır,ayrıca sıra geceleri de melamilerin bir geleneğidir.
melamiler gösterişli ibadetten ve iyilikten değil başka bir boyutta içte yaşanan ibadetten yanadırlar. Kendi adlarına okul yaptırmazlar ya da başkasının adına. Bu işi el altından kimse bilmeden yürütürler ve onlar için kutsal olan budur. Çünkü mühim olan allah adına yapılan güzelliktir,kendi adını yüceltmek adına değil. Kısacası ibadetin reklamını yapmayan müslüman kesimdir ve melamiler genellikle paspal kendilerinden kötülük beklenen tipler olarak görülürler;ayrıca dervişlerin bir lokma bir hırka felsefeseine de karşıdırlar. Yerinde oturan bir adam doymamalıdır,çalışmayan adam doymayı hak etmez onlara göre.