80'leri 90'lara bağlayan yıllarda çocuk olmanın güzel yanları.
-Adile Naşit´in kuzucuklarına masal anlatması,
-Voltran, Clementine, He-Man izlemek,
-Gazoz kapağı biriktirmek,
-Abilerden ablalardan duyup Big in Japan şarkısını ezberlemeye çalışmak,
-Siyah önlük giymek,
-Yazlık yerlerde kaçamak gidilen diskoda;Edi mörfiiii, şörli macleynnn; diye tepinmek,
-Ailece seyredilen televizyonun ´kumandası´ olmak,
-Yol-su-elektriğin anlamını daha o yaşta çözmek,
-Önce alışveriş sonra fiş reklamlarına şahit olmak,
-Komşuya gidip müsaitseniz akşam annemler size gelcekler demek,
-Dallas´ı iple çekmek,
-kızlar için Erol Evgin´le evlenmeyi hayal etmek,
-Pazarları Telekutu izleyip rahmetli Cenk Koray´ın soğuk esprilerine gülmek,
-Kenan Evren sayesinde ´mütemadiyen´ kelimesini öğrenip büyük insanlar gibi cümle içinde kullanabilmek,
-Televizyonda tek kanalla bütün bir gün geçirebilmek,
-Cumartesi günleri Kara Şimşek'i kaçırmamak.
-Dizkapakların, kolların yara bere içinde kalmadan eve girmemek,
-Annelerden ´ezan okunacak hadi eve´ diye azar işitmek.
-Ve bence yüzyıl içindeki en iyi ve en güzel kuşak olmak.