akdeniz'e white sea diyen cumhurbaşkanının ülkesinde yaşanmış örnek.
bakın işte bu yüzden bizi avrupa birliğine almıyorlar.
hayvanlık yaparken bile bilinçsizce yapıyorsunuz.
oysa ki burada "do i press you" yerine, karşı taraftan izin isteyerek "may i press you" diye sorması gerekirdi soruyu.
"can i press you" şeklinde de soramaz, bu da yanlış olur. zira "can" takısıyla bu soruyu sorduğunda karşı tarafın görüşünü önemsememiş, despot biri gibi olmuş oluyor. ama "may i press you" şeklinde sorsaydı o zaman karşı tarafın da onayını bekleyen tam bir salon beyefendisi olacaktı. içindeki hayvanlık kibarlıkla bütünleşecek belki de basma şansına sahip olacaktı.
ingilizce çok önemli arkadaşlar. ingilizceye hakim olmadan hayvanlık yapmayın lütfen. ülkemizi rezil etmeye kimsenin hakkı yok.
bugün de yeteri kadar boş yaptık çok şükür, artık ciddi konulara yönelebiliriz...
