doğrusu, anayasa mahkemesi üzerindeki siyasi iradenin seçimle değişmesidir.
bu ülkede; yargı, silahlı kuvvetler, başında alakasız bir milli ibaresi yer alan eğitim 80 küsür yıldır siyasaldır. bürokratlar konusunda seçimlerin değil de atamaların gerçekleştirildiği bir sistemde bunun değişmesi de pek mümkün değildir. halk oylarıyla hangi oluşumu tercih ederse o hareket kendi görüşlerinin altyapısını oluşturmazsa salaktır zaten. bir tür aleni ya da örtülü operasyondur bu.
statukonun halktan elde ettiği kudreti bazı durumlarda halkın karşı çıkmasına rağmen uyguluyor olması da, demokrasinin çoğulcu yapıyı sözde içerdiği, gerçekte başkan ve bakanlar kurulu yönetim kademesiyle aslında oligarşik bir yönetim biçimi arz ettiğinin onayına zorlar zavallı seçmeni.