Sosyal demokrasi, toplumsal eşitliği demokratik yollarla ve aşamalı bir şekilde sağlamayı hedefleyen bir görüştür. Daha açık bir şekilde ifade etmek gerekirse kapitalizmden arınarak düzenli ve kademeli bir toplumsal oluşum hedeflenir. Halkın iradesini ve özel teşebbüsünü ihmal etmeden toplumu eşitlik esasına dayalı yönetilmesi amaçlanır.
Bakıldığı zaman Kuzey Avrupa ülkeleri dediğimiz; Norveç, isveç , Finlandiya ve Danimarka buna en iyi örneği teşkil eder. Sosyalizm fikrini savunanlara ait olan bu tanımlama 19. yüzyıldan itibaren yaygınlaşmaya başlamıştır.
Sosyalistler, devrimciler ve bu fikri savunan reformcular arasında tartışılan bu kavram, düzenin köklü olarak değil iyileştirilmesi gerekliliğini düşünenler tarafından ortaya atılarak gerçekleştirilmeye çalışıldı. Bu yöntemle sosyalizme barışçıl yollarla geçiş yapılmak hedeflenir.
Sosyal Demokrasinin Özellikleri:
Sosyal demokrasinin kilit özelliklerinden biri de temsili demokrasidir. Vatandaşların kanunla sabit bir temsil edilme hakkı vardır.
Karma ekonomiyi destekler. Ne liberalizm ne de sosyalizm ikisinin ortası. Kapitalizmin aşırı uçları bertaraf edilerek eşitsizlik, yoksulluk ve sömürüden uzaklaşılarak kapitalizm muhafaza edilir.
Sosyal demokrasinin temel prensibi, eğitim, sağlık gibi hizmetlerle insan hakları çerçevesinde işçi haklarını savunmasıdır.
Sosyal demokrasi insan haklarına karşı hassas davranarak insanın sosyal haklarının sağlanmasına imkanlar sunar.
Sanıldığı gibi en güzel olmayan yönetim biçimidir. Güzelim isveç, sosyal demokrasi yüzünden, tecavüz ülkesine dönmüştür. Mültecilere hoşgörünün suyunu çıkaran isveç, tecavüzle, teröristlerle, katillerle, sapıklarla, gaspçılarla uğraşmaktadır. isveç, mültecilere en ufak eleştiri yapanın gözünün yaşına bakmamaktadır. Bu yönetim biçimi, her sol ideoloji gibi dönekliğe müsaittir. Ve de döneklerin ideolojisidir. Kemalizmin kesinlikle düşmanıdır.
