Asıl kaynağı veya nedeni midir tam bilemem ama bu denli büyümesindeki veçhelerden biri asagida anlatmaya çalışacağım hâlettir;
türk ve müslüman olduğunuz için esasında sizi aslında kendi seçiminiz olmayan anadiliniz ve değer yargılarınızdan dolayı daima terörist olarak yaftalayan, hep önyargıyla yaklaşan, islamofobinin de yoğun bicimde olduğu bir yerde yaşadığınızı düşünün. ki böyle yerler dunyada epeyce fazla sayılır.
evet, şimdi bu durumda geliştirebilecek iki mekanizma olabilir; Savunma veya sindirme... ya kendi kimliğinizi inkar edip başka bir kimliğe, yani sırf karşı tarafça bir şekilde kabullenilmek için egemen kültüre evrilebilirsiniz. Ya da kendi kimliğinizi ve değer yargılarınızı, daha da canhıraş şekilde savunmaya başlar, hatta karsi tarafa saldırıda bulunursunuz... sindirme veya savunma...
Ve bi noktada, saldırılar devam ettikçe savunmaya geçersiniz ve bu da işi iyice çıkmaza sürükler. Diyelim ki, esasında düşünüldüğü biri gibi olmadığınızı kanıtlamaya çabaladınız ancak karşınızdaki bunu kabul etmeyip sizi etiketlemeye devam ettiğinde ise en sonunda onun düşündüğü gibi olmaya başlarsınz..
iste Türkiye de öteden beri olan şey budur.
Mesela bu mecradaki vaziyeti ele alalım; şimdi burada Kürtlere dönük olan aşağılamalar malum. Tabii bunlar dikkat edilirse sadece pkk'ya yönelik değil, tüm kürtlere yapılıyor.
peki asagilama ve yargılamaları okuyan bir kürt neler düşünür, neler hisseder acaba.
bir ihtimal, kendi kimliğini inkar edip ‘kahrolsun kürtler ben türküm’ der. ki asıl istenen de budur. ancak düşük bir ihtimal...
diğer ihtimal de, değerlerine ve kimliğine daha sıkı sarılır, hatta bir kürde terörist, pkk'li diye yaklaşıldığı için bir süre kendisini gerçekten de öyle hisseder. halbuki, bu arkadaş belki de bu tartışmaların çok uzağında pek te bir politik bilinci ve duyarlılığı olmayan sıradan bir insandır. ancak bu durum, onu daha da politize eder.
hani pkk'ya gençlerin nasıl katıldıkları eleştiriliyor ya, işte özellikle 90 dönemindeki ünv'li katılımlarının ardındaki temel sosyolojik gerçek kanımca budur.
Mesela bunu yakın zamanda gezi döneminde iken ‘kırmızı fularlı kız’ örneğinde de görmüştük. yaşadıkları, insanların yaftalamaları, devletin şiddeti ve terörüne maruz kalması sonunda onu dağa çıkarttı.