aynı evi paylaşan bayan ve erkek öğrenciler olarak anlaşılması gereken bir ifadedir. bu kalıp içinde algılandığında, pek çok metropolde binlerce örneği görülen bir barınma şeklidir.
üniversiteye çok yakın, beş odalı bir daire, kirası 1000 dolar. beş öğrenci kirayı bölüşüp, odaları paylaşıyorlar. bayan ya da erkek pek önemli değil. önemli olan tanımadığın insanlar ile aynı ikameti paylaşırken uyman gereken yazısız kurallar.
mesela diye başlarsak : mutfağa girdiğinde bulaşık varsa yıkayacaksın, ortak kirli çamaşır sepeti senin koyduğun don ile tepe yapmışsa sen makinaya koyacaksın (iç çamaşır sapıkları sırıtmayın). sırf aynı evi paylaştığın için ve de erkek olduğun için ev arkadaşlarının namusu senden sorulur tribine girmeyeceksin. duvar bitişiğinde barınan, hoşlandığın hatun bir gece sevgilisini davet eder ve sana çatır çatır sevişme sesleri dinletirse intihar etmeyeceksin. sabah uyanıp, yüzünü yıkamak için gittiğin lavobada, ev arkadaşlarından birinin, regl kanlarını yumuşatmak için tıpayı kapatıp suyun içine attığı çamaşırını görmeyeceksin. bu durumda dişlerini ve yüzünü yan taraftaki duş aparatını kullanarak temizleyeceksin. akşam sofrasında hem bacaklarını ayırıp oturan , hem de "bakışlarınla beni taciz ediyorsun" dıyen feminist ev arkadaşına "afedersin" diyeceksin... gibi.
didit : öğrencilik yıllarında dört alman feminist hatun ile iki yıl boyunca aynı evi paylaşmış bir türk elemanın realitesidir.
