Istanbul'da acısız yemek istediğin zaman önüne urfa, acılı istediğin zaman adana gelir. Sanıyorum normalde böyle bir durum yokmuş. Ben acı tüketmediğim içün urfa yerdim ve çok aşığı değildim. Müthiş bir lezzet olduğunu söylemek için sebep bulamadım. Köfteydi bildiğin ve köfte delisi olarak urfa adı altında yemek mantıksızdı.
Çalıştığım yerde adanalı bi aşçı abi vardı. Bi akşam kebap yaptı bize. Ama kilo kilo. Adam saatlerce kesinlikle durmadı. tabaklar boş kalmadı. Doymak denilen şeye inanmıyordu. Yediğim en lezzetli şeylerden biriydi o kebap. Başka bir şeydi. Buraya ait değildi. Cennetten tabağa düşmüştü çok net.
Ben o zaman farkı anladım. Istanbul'da kebap diye satılan şey köfte. Kebap çok başka bir şey. Adana kebabı bildiğimiz gibi değil, kayış gibi olmaktan çok uzak. Böyle dökülüyor tane tane yerken ki canım çekti çok. Susayım.