Nihat genç'e göre türk solu özetle şu sorunu yaşamaktadır:
Türk halkı aslında solun şahdamarını oluşturan eşitlik,demokratiklik,bağımsızlık gibi kavramlara sonuna kadar destek vermektedir. Bu kavramlar tarih boyunca onun içinde gezinen kanın ana maddeleridir. Bağımsız olmak istemeyen,eşit olmak istemeyen,köle türk yoktur;ancak türk solu kapitalizmin bir davranış biçimi haline getirdiği çatışmacı anlayışından kurtulamamıştır. Oysa türk halkı,çatışmayı değil huzuru ve refahı sever,bundandır ki 30000 insan ölmesine rağmen güneydoğu anadolu hala göç vermekte ve batı insanıyla aile kurmakta iş kurmaktadır,kucak kucağadır batı doğu. Ancak solun siyasetteki yanlış çatışmacı tutumu halkı hiç de güvenmediği susurluğu ortaya çıkarmış ve milliyetçiliği bir hastalık haline dönüştürmüş anlayışın partilerine yöneltmiştir. Bu anlayış da her yeni parti döneminde başka bir rezalet çıkardığından 3 kere üst üste iktidar olan bir sağ parti görülmemiştir,2 kere görülmesi de askeri darbe gibi olaylara gebedir. Halk solun sert tutumundan rahatsız olduğu için yanlış seçimler yapmaktadır. Yoksa kimse susurluk dosyasında adı geçen mehmet ağar'a,atatürk'ü silmeye yemin eden ampül kafalara oy vermezdi. Çünkü bu ülkede radikal ve rejim değişiminden yana olan solu bir kenara atarsak asıl sol türkiye'deki ulusalcı anlayışın kalesidir. Faşist bir zihniyette olmayan kapitalizme kucak açmayan bir zihniyettedir.
Bana göreyse:
Sol berlin duvarından sonra bir daha aynı hale gelemeyeceği belli olan bir anlayışın günümüze aktarılmış halidir. Sol ve sosyalizm artık farklı bir göreve sahiptir. O da halkı örgütleyip eşitliğe kavuşturmak. Holding bakkal çatışmasını halkın birleşerek çözmesini sağlamak. Gandhi'nin söylediği gibi bir fabrikada işçi olacağına kendi çıkrığını dikip bunla gurur duymak. Çünkü başkası adına çalışmak ve köleleşmek haline gelecek bu ve geriye kalacak dört beş holding ve başındakiler milli servetimize madenlerimize sahip olacak,bu da yetmeyecek bu holdingler doymamış gözleriyle yavaş yavaş yabancı sermayenin eline geçecekler. En sonunda bir japon patronun işten çıkarma imzalarıyla başlayacak infaz törenimize buyuracağız biz de. Amerikan markaları üretip ucu ucuna aldığı ücretle doyan bir halk. Savaşmaya gücü olmayan ve kan akıtmadan parayla kandırılarak vatanı elinden alınmış bir halk. Türk solunun görevi halkı uyandırmaktır. iktidara gelerek ya da gelmeden. Anaların teriyle,şehitlerin kanıyla,yüce lider Mustafa kemal Atatürk'ün ve silah arkadaşlarının eşsiz fikirleriyle kurulan bu vatanın bayrağını çiğnetmemek ne islamcı holdinglerin ne mafya babalarının hatırlı dostlarının ne de şaibeli eski emniyet müdürlerinin işidir. Sağ ya da sol fark etmez. islamcı ya da laik fark etmez. Bu biraz da sol adı altında benim seslendiğim halkçı türk genci ve yaşlısının işidir.
