her yerde mantar gibi bitmemiş binaların olmadığı; sürekli gözümüze sokulan, metroda metrobüste, durakta kafamızın içine dolmayı bekleyen reklamların olmadığı; manipülasyonla duygularımızı, alışveriş alışkanlıklarımızı değiştirmeye/yönlendirmeye çalışmadıkları zamanlar. bu kadar her şeyin fazla fazla ama maneviyatın az, sevginin az, güvenin az olmadığı zamanlar.