ihtiyacın çok daha falzasında arz yaratılması durumundan kaynaklı oluşan ağlaklık durumudur. Her sene ihtiyaç falzası yüzlerce genç eğitim fakültesinden mezun olmaktadır. bunun çözümü çok basittir, eğitim fakültelerinin kontenjanını düşürmek. bu kontenjan ayarlaması 4 yıllık periyotlar düşünülerek yapılmalıdır, %80 mezun verme olasılığı veya akademik kariyer tercih etme durumu göz önünde tutularak hesaplama yapılmalı ve her sene ihtiyaç duyulacak öğretmen sayısı kadar kontenjan açılmalıdır. Özel ve Devlet toplamında ihtiyacın doğru tespit edilmesi de önem arz eder. Yıl içinde açılacak özel okul, etüd merkezi gibi eğitim odaklı şirketlerin sayısında da kota uygulanmalıdır. misal istanbul için 2021 yılında sadece 50 özel eğitim kurumunun açılmasına izin verilecektir ve eğitim kurumu açmak isteyen girişimciler en az 6 ay önceden milli eğitim bakanlığına başvuru yapacaktır. bakanlık açılacak olan kuruma olan ihtiyacı doğru tespit ederek açılmasına izin vermesi halinde bir sonraki yıl için gereken öğretmen sayısı da net şekilde, %10'luk bir sapma olabilir, belirlenecektir.
Ülkemizdeki uygulama ise kim kime dum duma şeklinde olduğu ve ihtiyacın belki de 10 katı kontenjanla üniversiteler öğrenci aldığı için yaşanmaktadır. maalesef ülkemizdeki üniversite eğitiminin kalitesi ve yetkinliği de günden düne azalmaktadır.
bu arada, eğitim fakültesi olarak genelleme yaptım, sonuçta bir çok farklı fakülteden mezun olan insanlar formasyon eğitimi alarak öğretmenlik mesleğini seçebiliyor. bu tarz eğitim almış kişiler için de formasyon eğitiminin kontenjan durumu net şekilde belirlenmelidir.
Bir gün bu ülkede, bu seviyelere gelineceği umudu ile yaşamaktayım...umarım ömrüm bu günlerin geldiğini görmeye yeter.