selahattin demirtaş

entry3322 galeri video24
    2986.
  1. Ülkemizde bir kürt gerçeği var. Ben kürt değilim, sağcı da değilim. Ama Selahattin Demirtaş'ın PKK'ya yönelik bir suçu varsa hapiste olması gerektiğini düşünüyorum. Ama gel gör ki bunca zaman içinde bu adama yönelik bu yönde bir kanıt bulunamadı. Eğer devletin bunca hukukçusu, savcısı v.b. adamı kati olarak suçlayacak bir şey bulamıyorlarsa o zaman sadece şüphelerden yana, Reis'e söylediklerinden yana hapiste tutulmasını da eğer bir hukuk devleti olduğumuzu (!) söylüyorsak doğru bulmuyorum.

    Bir de işin şu yanı var ki her siyasi kesimden katılanlar olacağına eminim. Güneydoğu'da bulunduğum sırada oradakiler bana Demirtaş'ın PKK'yla aralarına mesafe koymak istediğini, daha ulusal bir parti olmak için çabaladığını ama aynı devletin içinde derin bir devlet olduğu gibi PKK'nın içindeki derin PKK'nın ve onun uzantılarının buna izin vermediğini söylemişlerdi. Onların söylediğine göre de daha sonra üstüne oynanmış ve Selahattin Demirtaş'ın adının kürtler içinde Apdullah Öcalan'ın adının önüne çıkmasına izin vermemişlerdi.

    Son dönemde bizim hükümetimizin de yaptıklarına bakınca sanki bu oyunun içine geldiklerini görüyoruz. Son yerel seçimlerde nereden çıktığı belrsiz bir akademisyen çıkıyor seçimler için Apo'nun mektubunu okuyor, Apo'nun kardeşi açıklamalarda bulunuyor v.s. v.s. Neden eli kanlı bir teröristin kürt vatandaşlarımızın sözcüsü gibi hareket etmesine izin veriliyor da yasal olarak bir parti kurmuş birinin hapse girmesine göz yumuluyor. Dediğim gibi suçu sabitse atın hapse ve çıkmasın gerekirse; ama suçlayacak bir kanıt bunca zaman bulunamıyorsa bu adamın üstüne oynamak Türkiye Cumhuriyeti'ne ne kazandırır?

    Selahattin Demirtaş'a ve tüm HDP'lilere de bu başlık altında bir defa daha söylemek isterim ki PKK ile aralarına bir sınır koyamadılar. Bunu belki istediler belki de istemediler. Ama PKK'lıların cenazesine katılmak, taziyeye gitmenin bu uğurda binlerce şehit vermiş bir milleti nasıl rencide edeceğini hiç mi düşünmediler? Bir önceki seçimde bir çok insan HDP'li olmasa dahi barajın altında kalmamaları için onlara oy vermişti. Bu sadece toplumsal huzuru sağlamak ve kürt/türk barış içinde yaşayabileceği bir ülke hayali içindi. Onlar da bunun bilinciyle emanet oyların bilincinde olduklarını ve buna yönelik çalışacaklarını dile getirmişlerdi. Ama geçen zamanda görüyoruz ki hem bu oyları verenlere hem de kendi söylemlerine ihanet ettiler. Etnik köken temeline dayalı bir parti olmaktan kurtulamadılar. Bugün dahi çoğunlukla söylemleri bu yönde. Aslında bunun en önemli kanıtı PKK tarafından kaçırılan gençlerimizin ailelerinin parti binası önünde oturarak evlatlarını geri istemesi. Kaç genç geldi şu ana kadar bilmiyorum ama bu yönde bir temasta olduklarının da bundan daha büyük bir kanıtı olamaz.

    Yine de dün seçimlere iyi Parti'den giren ama 6 ay geçmeden AKP safına geçen Manisa milletvekili Tamer Akkal kendisi için "Selo iti enikleriyle görüşemiyormuş. Bizim şehit çocuklarımız da babalarıyla görüşemiyor. Allah ya size verecek ya bize." diye twitter hesabından yazmış. Olmaz bu, olamaz. Seçimlerde AKP'nin Apo'nun mektubunu okuması, Apo'nun kardeşiyle yapılan görüşme TRT arşivlerinde dururken sanki terör örgütünün lideri imiş gibi tek bir adam üzerine suç atılamaz. Kaldı ki çok rezil bir açılım süreci de hafızalarımızda duruyorken. Tepkiler üzerine Tamer Akkal mesajı silmiş ve yapılan açıklamanın kendisi tarafından değil bir danışmanı tarafından yanlışlıkla paylaşıldığını söylemiş. Yersen diyor yani. Yemiyoruz tabi...
    0 ...