avrupalı tarihte yaşamayıp takımları maksimum 5 sene ki başarılarına göre değerlendirdiğinden eğer aziz yıldırım'ın da kafasına taş düşer de "ben futboldan anlamıyorum yahu; futbola bulaşmayayım; futbol şubesinin de başına deneyimli, yetenekli birini getireyim." derse olabilecek hadise. bakıyoruz şöyle bi uefa kazananlarına; Espanyol, Ipswich, Feyenoord gibi türk takımlarının her halükarda eline verebileceği takımlar da var. ama hiç biri demiyor; bizim uefa kupamız var, avrupa'nın kralıyız diye. işte türk takımlarının handikapı da burada başlıyor. geçen seneki çeyrek finalin ardından aziz bey takımı bir arada tutabilseydi, adam gibi transferler yapıp kafası daha iyi çalışan bir hoca getirebilseydi bu sene de benzer bir başarı yaşanabilirdi. aynı şekilde galatasaray uefa şampiyonu kadroyu bir arada tutsaydı belki ş. ligini kazancaklardı. ancak takımlar dağıtıldı, hocalar yollandı, avrupa'da yine eskiye dönüldü. vizyonsuzlukdur bizi bitiren, başka birşey değil.