kullanılan veya tercih edilen marka üzerinden insanları genelleyen tiplerden zihin açısından daha sağlıklı tiplerdir.
lan zihin sağlıksız tipsiz, yaklaş! sözüm sana;
vay efendim coca cola içiyomuş, daha iyisini üret senden içelim dandirikmen. oy efendim levi's giyiyolarmış, daha iyi kesim pantolon ürettin de senden almadık sanki amdusman. neymiş efendim hamburger yiyolarmış hayvanlar, olur mu lan öyle şey?
bir de bu marka takılanların tiki olduğu varsayımı vardır. starbucksta orta büyüklükte mug ta (kağıt bardak diye bilir bazıları, eline alırsın gidersin kağıt bardağı. içerde kağıt bardakla içen kırodur, kekodur; bilmiyodur mevzuyu zaten.) filtre kahve 3,5 lira; evine 16 lira verip aldığın 260gr. lık nescafe gold ile o kadar iri bir bardakta kahve içsen neredeyse aynı paraya denk gelir şaşkoloz. ben senin gibi bim den veya şaypa dan aldığın tikindirik kahve ile ağız tadımı bozmak istemiyorum belki? gayet naif bir ortamda kahvemi yudumluyorum, seni ne geriyor?
levi's ta t-shirtler 29 lira, mavi jeans te 60 lira. behey kefere, ben hassas cildimin tahriş olmasını istemiyorum. lan pazarlarda 10 liraya satıyolar paçavra t-shirt ü, 2 bira parası fazla verip kalitelisini, senelerce giyebileceğimi aldım. o mu battı? kolu da kısa neresi girip çıkıyor onu anlamıyorum.
neymiş amerikan markasıymış; töbe yarabbim, levis gelecek senin mahallene dükkan açıcak, starbucks bununla uğraşıcak, senin acıtasyonuna; iktisadi bakış açına 42 açıdan farklı farklı kalem girsin. bir defa marka hakkı verilir, kenara çekilinir. o marka altında "türk" patron para kazanır, "türk" işçi istihdam edilir, "türk" devleti vergi alır. orada yenen, içilen bilmemne yapılan ithal bir iki zımbırtı hariç hemen her şey "türk" üretici tarafından zaten o markaya satılır. mc donalds a gidiyosun, kullanılan etler türk, ekmek türk, soğan türk, mayonez türk, ketçap türk, marul türk, domates türk, alan türk, satan türk; neymiş amerikan emperyalizmiymiş; bistir git lan. yürü git lan. popülist kızıl. pis.