her halk, hakettiği şekilde yönetilir. önce aç bırakıp sonra bir lokma ekmekle karın doyuran siyaseti güden hükümetin belediyesi, eşşeğini kaybettirerek üzen sonra da buldurup sevindiren hikaye misali her zaman sevilecektir, kıymete binecektir.neleri yapmadıklarına ve yaptıklarının ise eksikliklerine ve peşkeşlerine değil; yine halkın vergilerinden ödenen, halka geri verilen ama zaten halkın olan üç kuruşluk kömürü ve yiyeceği ne kadar aldıklarına bakanlar mahkumdur yönetilememeye. ne yazık ki bunun farkına varabilmeleri için karınlarının dolu olmasının değil kafalarının dolu olması gerektiğini farkettiklerinde çok geç olacaktır.
sinemade seks, siyasette de din satar hacı, bunu bilir bunu derim...
