bu film için söylenecek en önemli şey; türk sinemasına çok ama çok şey kazandımış olmasıdır. örneğin eski hababam sınıflarını düşünün. eminimki o zamanın cool adamları da "cık olmamış, hem hüzün hem komedi olur mu? espriler arasında beklemeler olur mu?" falan diye yazmışlardır. ancak önemle belirtilmesi gereken bir durum vardır ki, bu film sadece komedi filmi olarak çekilmedi.
baktığınız zaman, gora'dan önce, efektli mefektli komedi filmleri-ki hatta komedi filmlerini geçtim adam gibi bir ekşın filmi bile yoktu. arog'da ise müthiş efektler, müthiş görsellikler ve bunlara belli ki çok fazla harcanmış emek ortadaydı. ha emeğe saygı mı bu? hayır. bu haketmiş emeğe saygı. son keloğlan filminde petek dinçöz'ün ejderhayla yüzyüze geldiği (hani arog'da da geçen klasik sahne)sahneyi bir hatırlayın. 2002 yağımı electronic arts oyunundan alınmış gibi bir durum söz konusuydu. ancak arog'da öyle mi? bildiğin jurassic park amk. ayrıca görsellikten kastım sadece efektler değil, aynı zamanda makyaj da. ve kostüm de.
kısacası film olması gerekenden de iyi olmuş. öyle götünüzü gerip elinizde iki buz atılmış viskinizle cool görünmeye çalışarak "cıks olmamış bu" "anam ben buna gülmem be" falan demeyin yani. bu şekilde sözlükten kız kaldırılmıyor artık bu devirde.