osmanlı'da da son derece yaygın olan (bkz: ahlakı batıdan öğrendik) (bkz: yobazların ahlakı) ve arap ülkelerinde geniş yer bulan sübyancı sapık yobazların afganistan versiyonlarıdır. bbc konuyla ilgili belgesel yapmış:
adlı anıt eserinin bir yerinde artık kendini tutamayıp, anadolu'daki medreselerde onca yaygın olan eşcinselliğe hiç sesini çıkarmayan sarıklıların, habire kadınların çarşafıyla, peçesiyle, çarşıya çıkması ile uğraşmalarını sert sözlerle eleştirir.
aşağılık yobazların kabul etmeye yanaşmadığı gerçek şu: mutlak anlamda heteroseksüellik veya eşcinsellik diye bir şey yoktur. sen bir takım dini sebepler ileri sürerek, kadınları erkeklerden uzaklaştırırsan olacağı budur. yani eşcinsellik ve biseksüellik doğal ortamda görüleceğinden çok daha yaygın hale gelir. o kadar laf ettiğiniz netflix bile medreselerin sağladığı katkıdan çok katkı sağlamaz bu işlere...
oğlancılık katolik papazlar arasında neden yaygın? hindistan'da neden bu kadar çok tecavüzcü var? ülkemizde kuran kurslarındaki, medreselerdeki sapıklıklar neden bitmek bilmiyor? örnekler uzatılabilir...
osmanlı'nın önde gelen eşcinsellerinden enderunlu fazıl, biseksüelliğin bu kadar yaygın olmasının sebebinin dostlarla kadınların da katılacağı meclisler kurmanın mümkün olmaması ve kadınlarla seyahat etmenin tehlikeli olması olduğunu söyler. dediğine göre yanında kadın varsa sorgu sual, göz koyma, saldırı bitmezmiş. oysa yanında oğlanınla gayet rahat edermişsin. her ne kadar oğlana göz koyma sebebiyle çıkan kavgalar da sayısızdır ama ayrı mevzu..
evliya çelebi padişahın önünde resmi geçit yapan oğlanları, 4. murat'ın oğlanlarla ilişkilerini, ordunun erdel seferinde yaptıklarını, azak garnizonunun sefil halini ve daha nice olayları anlatır... divan edebiyatı zaten silme eşcinsel edebiyatıdır.
demem o ki, hangi din olduğu fark etmez, kim ki doğanın düzenine taş koymaya kalkar, doğa ona cevabını verir...
şuraya da naima tarihinden bir anektod koyalım ki yobazların tıynetini bilmeyen kalmasın: