Geçtiğimiz yıllarda bir sinema dergisinde eleştirmenler tarafından en iyi western filmlerinin bir listesi yayınlanmıştı ve ilk sırada High Noon yer alıyordu. izledikten sonra listeye de hak verdim. Şöyle ki sinemacılık sanatı açısından muadillerinden bir kaç gömlek üstün bir eser çıkmış ortaya; Film başlarken gözünüze duvarda ki saatin 10:40 olduğu ilişiyor ve film boyunca saatin 12:00 olmasını bekliyorsunuz, yani tam manasıyla 1 saat 20 dakika boyunca gerçek zamanlı olarak işleyen bir film var karşınızda. Sahne çekimleri bir ders niteliğinde olduğu gibi bu sefer karşımıza "savulun ben kahramanım" gibisinden bir şerif hikayesi değil de herşeyini insanları için vermiş fedakar bir insanın, kötü günde nasıl yalnız bırakıldığını ve geçmişinden nasıl da kurtulamadığını ve bu durumun yarattığı ölüm korkusunu izliyorsunuz. Film başlarken söylenen şarkı filmin tamamına hakim ve sözleri ile müziği bilinç altınıza işliyor öyle ki sabah uyandığımda ben bile şarkıyı mırıldanıyordum.
Ve bildiğim kadarıyla bir sosyalist olan Gary Cooper dönemin hükümet baskısı altında ki western sinemasından ayrı filmler çekmek isteyen bir aktördü, bu filmde bir protesto niteliğindeydi.