istanbulun haber niteliği taşıyan magazinel manada yüklü olan en eski cinayetlerindendir 1900lerin başında yaşanmıştır. süleymaniye kökenli kabadayı arap abdullah (kabadayı aleminde abu oalrak bilinir) babasının parasını çiftliklerini yiyen mirasyedi necib bey, sağdıçları tatar ömer,suyolcu mehmet, çerkeş mehmet ve kazaskerin haydların saldırısına uğramıştır direklerarasında. kahveden dönen abuyu bastıran beşli içinde çerkeş mehmed abuyu kıstırıken kollarında abu kolunun altından ustura gibi bilenmiş saldırmayı dürter ve mehmedin barsaklarını döker.
cinayetin gerekçesi hayganoş isimli bir rum fahişesidir. kadın etrafındakilerin başını döndürecek derecede kadınlık yüklü olduğundan bu ikilinin arasını açmış abudullah kadını kaçırabilmek için, evine dravdan mektup göndermiştir. mektupta annesinin hasta olduğunu okuyan hayganoş, derhal arabayla annesine doğru yol alırken yolda abu tarafından kaçırılır.
mevzu buraya gelmeden evvel defalarca çözülmeye çalışılmış ancak bir çözüme ulaşılamamıştır. üsküdarda zehir alinin kahvesinde kesilen racon sonrasında, her ikisininde nikah kıyma dışında hayganoşa yanaşmamaları kararı alınmış ancak iki kişide racona uymamıştır. bunun neticesinde taraflar gaza gelmiş hırsla yüklenmiş ve açıklar kollanmaya başlamış ve olay gerçekleşmiştir. 5 kişi tarafından bastırılan abu' da bir nevi nefsi müdafa ile dönemişn ünlü avukatlarından ,tıngır simon sayesinde hapse girmemiştir. ancak öbür taraftan bakılıncada kabadayı jargonunnda hasımını öldürmektense façasını bozmak daha iyidir. kabadayının en korktuğu şey hakkıyla yaptığına kahpelikle yaptı denilmesidir.