iyi bir drama ve iyi bir uyarlama. Hayatı boyunca kurduğu hayali ile yaşamış ve muvaffak olamayıp bunu da kabullenememiş bir baba ile her mektubunda aynı yolda yürümesini öğütlediği oğlunun 18 sene sonra yeniden bir araya gelmeleri ile gelişen bir hikayeyi konu alıyor. Ama bu sefer Holywood bize laylaylom bir kavuşmadan söz etmek yerine daha da dibe vuran hayatları anlatıyor. Filmde alıştığınız Amerikan rüyasını değil de gerçek yüzünü yüzünü göreceksiniz. Bu yüzden ne dünyaya pembe bulutlar arkasından bakanlar için ne de "aman bana ne elalemin derdinden" diyenler için uygun bir film değil. Film geneli diyaloglarla ilerliyor De Niro usta kalitesini elbette konuşturuyor lakin Paul Dano fimde biraz durgun kalmış ki aslına bakarsanız önceki performansları göz önüne alındığında ağır dramlar için biçilmiş kaftan. Filmin genelinde de bir avrupa sineması havası var ve Another Bullshit Night in Suck City: A Memoir isimli kitaptan da uyarlama olduğunu belirteyim.
Ve yine sormam gerekirse Robert De Nironun girmediği kılık kaldı mı ?