ertem şener'in anlattığı maçtır. üstad yıllar sonra o günü şöyle anlatır.
hava sıcaktı sımsıcaktı niye çünkü haziran ayları ispanya da hele katalonya da daha bir sıcak geçer. real madrid barcelona yani el classico yani büyük rekabet de 41 inci kez takımlar karşı karşıya gelmişlerdi barcelona'nın sahaya çıktığı kadroda herkes onu büyük yıldızı arıyordu kimdi büyük yıldız kimdi aranan güzellik tabi ki ronaldinho ama bu o günün şartlarında mümkün değildi zira o dönem ronaldinho hatta babası bile brezilya nın sıcak sahillerinde bir portakal tanesinin içindeydi belki de. rakip real ise general frankonun büyük desteğini arkasına almış adeta esip gürlüyordu. işte tüm bu olumsuzluklar arasında başlama vuruşunu yapmıştı barcelona iyi de yapmıştı hatta maça da iyi başlamıştı hatta golü de bulmuştu öne bile geçmişti. ancak bu golden sonra olan oldu ve real madrid frankonun desteğini alan madrid ekibi akın akın barcelona messi gibi bir yıldızdan yoksun barcelonaya saldırmaya başladı ve golü buldu trt mikrofonlarına eşitlik haberini söylemek üzereyken öne geçti madrid bu golün şoku üzerimizdeyken farkı iki ye çıkaran gol aynı isimden luis aragones ten geliyordu ve devre roberto carlos'un muhteşem penaltı golü ile dört bir frankonun desteğini alan madrid ekibinin üstünlüğü ile tamamlanıyordu. ikinci yarıya barcelona yine hızlı yine istekli başlamıştı fakat bu beşinci golü engellemiyordu. bu dakikadan sonra frankonun desteğine skor üstünlüğünü de ekleyen real madrid daha rahat ve daha istekli bir futbol ortaya koymaya başladı ve mücadeleden tarihi bir farkla 11-1 galip ayrılmayı başarıyordu. maçtan sonra başta barcelona kalecisi rüştü herkes şaşkındı ancak olan olmuştu. ortada yenen 11 gol vardı ve hesabı sorulmalıydı hesap soruldu ve o maç rüştünün barcelona forması giydiği son maç oldu. real tarafında ise sevinç hakimdi frankonun desteğine moral de ekleyen madrid ekibi tam 65 yıl sonra bile bu maçın ekmeğini yiyor hepinize sevgiler seyirciler.