marx hıristiyanlar için de kafirdir. ama onun kafirliği sebebiyle onun fikirlerini dinlememezlik etmemişlerdir. bilakis bütün hıristiyan batı marx'tan beri batı marx vasıtasıyla da yenilemektedir. çünkü kapitalizmin kusurlarını kapitalizme hep bir tehdit olarak dayatmıştır eserleriyle. şimdi bile das kapital'ın satışlarının bu kadar artmış olmasının başka bir sebebi yoktur. batıda din ile ekonomi çok iç içedir. ama o kadar ilginç bir bağ vardır ki bizim bunu anlayabilmemiz çok zordur. çünkü hıristiyanlığın paraya bakışı paranın gücünün hıristiyanlığı bozmuş olmasından kaynaklanmaktadır, halen de evangelism ile bozagelmektedir. yakında hıristiyanlar üçlemelerini dörtleme yapıp yanına da parayı ilave ederlerse hiç şaşırmam. zaten bu bir nevi olmaktadır. geçende bir kilisenin içine büyük araba şirketlerinin ikisinin arabalarını getirip koyarak tanrım bu şirketleri kurtar demeye başlamışlardır. bunu kendi anlayışımızdaki gibi masum bir hareket olarak görmemk lazım. biz gerekirse bir şirketin batmasını dinen gözardı edebiliriz. ama onlar o şirketlerin batmasını kabullenemezler. çünkü kiliseleri ekonomik bağlardan ari değildir. bizde ise din kurumu bir kilise sahipliğinde olmadığı gibi aynı zamanda maddi kaygılardan da uzaktır. biz yokluğu özendirmeyiz ama yokluk ile de yaşayabiliriz. onlar ise maddiyat ile var olabileceklerini düşünürler. çünkü tüketim kültürü din tarafından desteklenmektedir. biz ise "bir lokma bir hırka" diyebilecek insanlarız.