sözlük yazarlarının yazıları

entry27 galeri
    25.
  1. Yine duygulara sıkışıp kaldığım bir gece, kendime sığınmaya çalışıyorum, sığmıyorum. Taştıkça taşıyorum. Her taştığımda da azalıyor gibi hissediyorum. Bir hocam bir fotoğraf karesinde yer aldığında ruhunun bir parçasının o fotoğrafta kaldığını hissettiğini ve bu yüzden hiç fotoğraf çektirmediğini söylemişti, tam da bunun gibi taştıkça ruhumun azaldığını hissediyorum. Taşmak istemiyorum ama yerim de kalmadı. Depolama alanım doldu. Bazı uygulamaları sileyim diyorum kendimden, hepsi o kadar tatlı ki… Acısı bile… Hepsi o kadar bir şey katmış ki yenilerini ayıklamakta zorlanıyorum. Birkaç gereksiz dosyayı silip yer açmaya çalışıyorum. Sonra yeniler arasından iyiyi bulup onu tutup belki de tutamadıklarım arasındaki en iyiyi kaybediyorum ya da kaçırıyorum. Belki de o yeniden ben kaçıyorum. Ama taşıyorum da bir yandan nasıl kaçmayayım? Yeni dosyalardan hangisinin en iyi olduğunu nasıl bileyim ki ne getireceğini görmeden… Tam tamam diyorum bu kadar yeni işimi görür. Bir anda gelen uyarı: Depolama alanı %98! Tekrar başa sarıyorum. Kurtulamamak benim problemim. Bağımlı olmak. Eskiye, acıya, tutkuya… Sıyrılamamak. Tutmak kendini… Eskilerden birkaç şey tut kendinde yenilere yol göstermesi için ve sal! Sal ki düşecek misin, yeniye tutunacak mısın gör! Bu gece taştıklarımı buraya depolayarak yeniden başlıyorum. Bir yer dolduysa haricisi yok mu, ben de hariciye bırakıyorum ruhumun parçalarını ve eksik olanlar yeniden tamamlansın diye yenilere yer açıyorum. Bir gün taştıklarıma başka birinin ihtiyacı olacak yeniden başlayabilsin diye. O zaman ben belki cümle kuramam ama taştıklarımı toplayacak bir kap buldum belki de senelerce saklanacak…
    0 ...