kendini sık sık hatırlatan ve çok sevdiğim bir laf var: "ayrıcalığa alışık olduğunuzda eşitlik baskı gibi gelir."
ilişkiler başlamadan önce bir taraf mutlaka daha fazla seviyor. daha fazla seven, karşısındakine gördüğünden çok değer veriyor. ancak bunun sürekliliği yok, takdir edersiniz ki. ve iki taraf da aynı seviyeye geldiğinde "değiştin" tartışmaları başlıyor.
sonuçta ilişkinin adaleti ilk başta kurulmadığından, sonradan sağlanan adalet ilişkileri bozuyor. zira kimse fethettiği kaleleri vermek istemez.
böylece, bir sonraki adaletsizlik için insanlar yeni maceralara atılıyor.