-oğlan çocuğu kafasında yaşattığı baba imgesini her zaman aşırı bir güçle donatır; öte yandan, babasına verdiği bu aşırı değer bilinç dışında beslenen bir güvensizlik duygusuyla bağlantılıdır. günlük yaşamında ilişkin içinde yaşadığı insanlardan birini kendisini takip eden kişi olarak belirleyen paranoyalı, onu yüceltip bir baba aşamasına çıkarır, başına gelecek bütün kötülüklerden sorumlu tutabileceği bir yere yerleştirir.
-dokunmak, bir şey üzerinde egemenlik kurma, bir kişiyi ya da bir nesneyi kendi hizmetinde kullanma girişiminin ilk adımını oluşturur.
-cinsellik gereksinimi, yaşamı sürdürme içgüdüsü gibi insanları birleştirme gücünü gösteremez; cinsel doyum, en başta bireyin özel sorunudur.
-yasak, gücünü, saplantı karakterini, doğrudan doğruya bilinçaltında gizlice varlığını sürdüren doyuma kavuşturulamamış isteğe, yani bilinçli bir yaklaşıma kapalı içsel bir zorunluluğa borçludur.