bahane kavramına yeni bir boyut getirme açısından şunu ifade etmekte fayda var. öncelikle dinin ortaya koyduğu sistem doğa üstüdür. tanrı, melekler, peygamberler, mucizeler, cennet cehennem vs. bunlar gerçek hayatla alakası olmayan fantezilerdir. boyle yaratılara dayalı bir sistem dünyasal kök bilgiler üzerine inşa edilemez. dinin herhangi bir konusunda temellendirme yapmaya çalıştığınız zaman en altında kesinlikle bir kabullenme bulacaksınız. işte bu kabullenmeyi hergün kullanıp sonuç aldığımız (ve doğrusu yaşamak için uygulamak zorunda kaldığımız), doğayı gözlemleyip yorumlamaya yönelik modern düşünce içinde değerlendirirsek ya bu kabullenmenin gölgesi altında inananlar kendi kişiliklerini ve düşüncelerini ezmek zorunda kalacaklar ya da bu kabullenmeyi bir bahaneyle kabul edeceklerdir. işte başlıktaki bahane bu bahanedir.