Osmanlı padişahları ve diğer Müslüman ülkelerin ahalisi de öyle derdi. Seydi ali reis Mirat ül memalik'de tüm hint ahalisinin böyle dediğini yazar.
Mesele şu: roma imparatorluğu öyle büyük ve köklü bir devletti ki her yükselen güç roma'nın devamı olduğunu ilan ederek meşruiyet temellendirmesi yapmaya çalıştı. Mesela voltaire'in ne roma, ne kutsal, ne de imparatorluk diye dalga geçtiği kutsal roma cermen imparatorluğu.. Mesela Rus hükümdarlarının sezar'ın Rusçası olan çar ünvanını, prusya krallarının kaiser, Osmanlı hükümdarlarının kayser ünvanını benimsemesi...
Dikkat edin, sonuçta belli bir güce, şana ulaşan devletler bunu yapabildiler. Mesela Kıçı kırık bir kürt beyi kendine sezar'ın Kürtçedeki söylenişi nasılsa öyle bir ünvan vermeye kalksa millet kıçıyla gülerdi.
