ilk okuduğumda heralde bir ordinaryus yazar var aramızda, tespitleriyle bizi aydınlatıyor diye düşünmeme sebep olan, neyine dayanarak vardığı belli olmayan tespit.
bayanların espri yeteneği yeterli seviyede değilmiş,(seviye kriteri neyse artık) her espri girişimine gülerlermiş. bu da espiritüel zekalarının düşüklüğüne delaletmiş.
bildiğim kadarıyla espritüellik diye bir zeka alanı yok. daha doğrusu espri yeteneğinin üstün zekalılıkla pek ilgisi yok. sonra bayanların espri yeteneğine başvurmaya ihtiyaçları da yok. bu konuda şaklabanlık yetisi erkeklere bahşedilmiş. cemiyet içinde kendini ispatlamanın yollarından biri de milleti eğlendirmek, kendine gülünmesini sağlamak. ''güldürüyorum milleti, bana hasta oluyolar. kadınlar güldüren erkekleri seviyolar yaa!!! e şimdi böyle düşünen erkeğin mekanizması sürekli komikliğe çalışacak haliyle ve bu alandaki yeteneğini geliştirmeye adayacak kendisini. bayan neden espri yapsın? neden ağzını ayıra ayıra milleti güldürmek durumunda olsun?
sonra gelelim kızların her espriye gülmesine. yaptığın espriye değil de senin düştüğün komik duruma gülüyor olmasın bu hanımlar? ya da boktan bir esprisine gülünen erkeği kıskanmış olabilirmisin? ben ciddi bir ortamda yetiştiysem sıradan bir sözlük yazarının böyle uyduruktan tespiti bile bana komik gelir doğrusu. ama bunu zekayla bağdaştırma amacı ne olabilir? sen tebessüm ifadesini kahkaha olarak algılıyosan o zaman ben senin espritüel zekandan şüphe ederim.