Beş kişi(bir çoğu deli) ,üç köpek ve iki kediyle ev tam bir curcuna yeriydi. Sabah anneannemin istemsiz bağırtılarıyla uyanıyor gece yine o bağırtılarla zombileri oynuyorduk. Yedi 24 bize yaptırdığı vicdan muhasebesi de cabası.
- şşşt. Şilşşt..
- Noldu anneanne ne şişşt i falan noluyo?
- Göster bana. Gösteeeerr banaaa
Ve o sıra bir geliveriyor,evladiyelik,sarı,bok püsür pijama altımı aşağı çekip ona kıçımı gösteriyordum
- Aaa, terbiyesizzz terbiyesiiiz. Çekil gözümün önünden çekill.
- Niye ya , göster göster demedin mi, al sana kıç, alası mı var bundan öte ha?
- Kıçmış,kıııııçmış. Dalga geçiyorlar, götünü gösteriyorlar bana götünüüü....
- Uff, anneanne amma ikilettin ha. Bak konuştuköa götümü daha çok duyuyorsun, sakin ol,tek tek konuş.
*
Hayatın size ummadığınızı ansızın verdiği zamanlarda ne yapacağını bilmeyen safoşlara döndüğünüzde,bir süre sonra üzerinizi stres kaplar, daha kolay sinirlenir,küfür etmeyi düşündüğünüze o küfürleri sıralamayacağız için de,içinizde patlar,bir buhar çıkar o alevden
Ama masumane anın şeklini bozmamak adına, biraz daha tazelenmek, gülmek adına ufacık ufacık serserilikleri yapmak pek koymaz insana, vicdanı konuşmaz yani.
- Bir şey diim mi böyle bir götü gördüğün için çok şanslısın he. Sevap kazandığın yetmiyormuş gibi gözlerin de bayram ediyor bak.
- Çok büyüüük büyüükk. neresi güzelmişşş onun nereesiiii.
- Ha ben de tam ondan bahsettim ya, büyük yani,güzel güzel