eski sevgili ile karşılaşmak

entry32 galeri
    30.
  1. merhabayın.

    bir dönem bazı özel hisler hissettiğiniz veya hissettiğinizi sandığınız insan ile karşılaşma durumu.

    uzun süredir yazmıyordum, gecenin bir yarısı iki cümle karalayayım dedim. artık entryler eskisi gibi okunmuyor, ileride bir gün anılarımı hatırlamak isterim diye bira fıstık eşliğinde yardırayım gitsin dedim sevgili kardeşim. rahatsız ettiysem özür dilerim.

    hanımla geçenlerde markete gittik. ben her zamanki gibi evin ihtiyaçlarını alıyorum, hanım da ihtiyacımız olmayan, tek özelliği ekstreyi üçe katlamaya yarayan ürünlere bakınıyor. her şey rutininde devam ediyor yani. ben meyve sebze reyonunda gezinirken yanıma geldi:

    hanım: vendetta neye bakıyorsun?
    vendetta: yaprak var mı diye bakıyorum. bulursam alayım da güzel bir yaprak sarması yiyelim.
    h: hani sen dikkat ediyordun kilona? yaprak sarması yersen nasıl olacak o iş? doktor pirinci yasaklamadı mı sana?
    v: kızım yeşillik işte. doktor yeşil olan her şeyi yiyebilirsin demedi mi? dışı yeşil, içini görmeden atacağım ağzıma.
    h: offf neyse. yukarı katta çok güzel biberonlar var, bakalım mı?
    v: aa harbi mi? tabi ki bakalım.

    aga bak durumu özet geçeyim, sen anla. hanım hamile değil, o biberonu alıp kullanabileceğimiz hiç bir alan yok yani. biz her alışverişe gittiğimizde 2-3 kutu mum alırız, o mumlar evde eritilir, yeni mumlar yapılır ama yakılması yasaktır. geçen aylarda bir gece uyandım, aman yarabbim o nasıl bir karın ağrısı? acilen sıçmam lazım ama elektrik yok. yaktım telefonun flaşını hanımın mum dolabına gittim. hayvan şeklinde olanlar, kokulu olanlar, pasta şeklinde olanlar, kapiçino şeklinde olanlar, dondurma şeklinde olanlar... ulan dedim çakmak bulayım, ilk elime hangisi gelirse yakayım, gidip güzelce sıçayım diye düşündüm. aga çakmağı aldım, elime hangi mum geçse yanmıyor, dondurma gibi olanı alıyorum yanmıyor, renkli olanı alıyorum yanmıyor, kokulu olanı alıyorum yanmıyor, ama benim bağırsaklarım alev almış, ateş atıyor. dikkatlice bakınca gördüm ki; hiç birine ip koymamış. ben de gittim flaş ışığı ile sıçtım. ertesi gün sordum, ip olsa yakarsın sen diye koymuyorum dedi. aferin dedim. sen beni tanımışsın, bravo dedim.

    bu arada böyle özetin amk. neyse...

    biberonların olduğu yere gittik, a a o da ne? benim hanım yine birinin kucağında çocuk bulmuş seviyor. bu sırada da "ayyy vendetta, şunun tatlılığına bak, bembeyaz bir çocuk, maşallah ne kadar güzel bir bebek, gel de bak vendetta." gibisinden sevecen sevecen konuşuyor. dönüp bakınca direk bebeğin annesi ile gözgöze geldim aga. zaten karşı taraf ismimi duymuş duruma hazırlıklı, benim için ama hiç ipucu yok amk. sadece bebek var, bebek beyaz tenli, güzel bir bebek. ama annesinin eski sevgilim olduğuna dair hiç bir emare bulunmuyor. zaten göz göze geldiğimiz gibi çocuğu koynuna bastırarak uzaklaştı hemen.

    bizimki bozuldu tabi, ne olduğunu anlayamadı. bende marketten çıkana kadar bir şey demedim. araba ile eve dönerken baktım hala insanlığın bitmiş olduğundan, bir çocuk sevdim sanki çocuğu kaçırıp zorla dilendirmeye götürecekmişim gibi nasıl kaçırdı vs. gibi sövmeler devam ediyor, insanlığı kurtarmak adına 3 ay boyunca kavga etmeyi göze alarak durumu söyledim. dürüst davrandığım ve durumu açıkladığım için önce kahkahalarla güldü, sonra marketten aldığımız mumlardan brini yakıp mum ışığında yaprakları bana sardırdı.

    saygı, sevgi ve diğerleri...
    2 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük