Asla tamamen dolmayan ve herkesin yaradılışından itibaren ruhunda olan boşluktur. Belki bir baba sevgisi doldurur, ya da bir sevgili, ya da spor tutkusu. Bunlar da bir yere kadar,
"insan harika tasarlanmış bir makina" Ha siktir.
insan öyle yavşak bir makina ki bir anda fikrinden zikrinden vazgeçer, yapmaktan keyif aldığı şeyden sıkılmaya başlar.
Onun için içinde ki boşluğu ebediyen dolduramaz. Ama uçmayı deneyebilir, beynini sarsabilir. Bunu rakıyla, lsd ile, vb. yapabilir tabii ki tavsiye etmiyoruz.
Onun için boşluğuyla yaşamayı öğrensin. Tıpkı klavye gibi, yaşasın klavye. *