Ankara'ya ilk kez gitmiştim yıllar önce. Kocatepe'ye gittim, bi namaz kılayım dedim gelmişken. Namaz bitti, ayakkabılıkta yeni aldığım bot yok. Üç, tane leş ayakkabı var. Camide 2 kişi var. Sağolsun hırsız arkadaş kendi ayakkabısını bırakmış bana. Hangisini alıcam diye düşünüyorum. En kötüsünü seçtim. Ben de hırsız olmayayım diye. Ayakkabı o kadar kötü ki bakkala gidilmez o derece. Altı kontraplak gibi ucu sivri, 44 numara tam bir gavat ayakkabısı. Hızlıca camiden çıktım ama ateist olmaya çok yakınım. Yürüyerek güven park'a geldim. Çok mutsuzum. 2 simit bir çay alıp bir banka oturdum. Güvercinlere simit atıp moral depoluyordum ki üstüme güvercinlerin pislemesiyle dibi gördüm.