kitabını sadece cinsel fantazileri okumak için alanlar romanlarında duygu olmadığını, sadece cinsel ilişkilerini anlattığını, sansasyon yaratmak için böyle bir şey yaptığını sanabilirler. buna einstein dan 'önyargıyı kırmak atomu parçalamaktan daha zordur' sözüyle karşılık veriyorum sadece.
eger ki önyargılarını kırmış biriyseniz kitabı hakkında hiç bir şey bilmeden elinize aldıysanız ne mutlu size.
yazar kitabında gençlik döneminde yaşadığı buhranı anlatmaktadır kısaca. buna karşı çıkan olabilir fakat dikkatinizi çekerim yazar cinsel deneyimlerinden çok zevk almış ve önerir gibi bahsetmemektedir.
genç yazar ailesinin sevgisine açken sevgiyi başkalarında aramıştır. karşısına çıkan insanlarda onu cinsel açıdan sömürmüştür. kısacası kitap yazarın dramını anlatmaktadır.
kitabın son kısmındaki gerçek sevgiyi&sevgiliyi bulma kısmının yazarın gerçek yaşamıyla alakası yoktur. yazar günlüğünü kitap haline getirdikten sonra kitaba böyle bir son yazmıştır.
ülkemizde * yazarın sansasyon yaratması 'aa gencecik kız ne haltlar yemiş görüyo musun' şeklinde açıklanabilir, meraktandır. ama bir okur çıkıp da 'ergenlik bunalımlarının cinsel ilişkilerle yok edilebileceğini sanan eğitimsiz ve aile ilgisi göremeyen bir genç daha' diye açıklamamıştır. yazıklar olsun.
edit: aynı anda hem 'sansasyon yaratmak için yazmış' hem de 'orospu' deme çelişkisini de düşünmek lazım sayın sözlükçüğüm.
