Hedef demek, nasıl yaşayacağımızı ve nereye gideceğimizi belirlemektir. Bir nevi kaderimizi çizme kabiliyetimizdir.
insanın kendisinin büyük parçalarındandır. Bundanki insan buna ihanet ettiğinde kendisine karşı büyük bir vicdan azabı duymaktadır. Kendine bakmakta en önemli kısımdır. insanın kendisini tanımasında öncelikli kısımlardır. Çünkü burası elimizdedir hayatımızda, her an değiştirebiliriz, belirleyebiliriz.
Hedefimizden eminsek bugün karnımızı doyurup, vücut sağlığımız için egzersiz yaptığımız gibi büyük parçamız olan, hatta ruhumuzun büyük bölümü olan hayallerimize, hedeflerimize gereken ilgiyi ve çabayı göstermeliyiz günlük. Yoksa aç ruhlu ve kötü birisi oluruz kendimize, dünyamıza.
Hedeflerin vurgulamam gereken en önemli yanı kendimizde özgür iradenin tecellisi olmasıdır. Bunu gözardı eden ya da günlük gerekenleri yapmayan ve hatta hayal ve hedefleri olmayan birisinin özgür olduğundan dahi bahsedemeyiz.
'Yaşayan sadece bir vücut' algısı gelişmemiş bir aklın ürünüdür yaşayan bir de baraberindeki bir 'akıl'dır. Bu yanlış algı akıl sahibi insanı rahat ettirmeyecektir. Akılın gereklerini sağlamanın en iyi yolu önce akılla plan yapmak ve sonrasında akılla bunu değerlendiremektir yani aklı çalıştırmaktır.
Özgür ruh tasvir ettiği kaderiyle(hayalleri ve hedefleriyle) arasını hiçbir şeyin bozmasına izin vermeyendir. istemediğini yapmaz ve gerçekten ne istediğini bilir. Yani kendisinin bile bu bağı bozmasına izin vermemelidir aklını kullanmayıp da.
“Dünyayı yenmek için önce kendinizi yenmelisiniz.” René Descartes